Başlarına gelecekten habersiz üç fenerli bir gün kadıköy-taksim dolmuşuna binmişler. Sallana sallana gidiyorlarmış. Stadın önünden geçerken dolmuşa Shevchenko binmiş. Tabi Fenerlileri görünce dayanamamış, arkayı dörtlemiş. Fenerliler mecburen böyle bir taraflarını dağıta dağıta yola devam etmişler. Köprüyü geçmişler. Bu sefer uzun boylu biri dolmuşa işaret yapmış. Dolmuş sağa yanaşmış kapı açılmış. Fenerlilerin suratı bu sefer iyice asılmış.
Şöför seslenmiş, "Gençler Hakan Şükür binecek arkayı beşleyelim !..."
Simdi zamparanin biri bir gun kadinsiz kalir ve geneleve gider. Bir orospuyla anlasir, parasini verir, odaya cikar ve isini bitirir. Tam giyinirken aklina bir soru takilir, ve kadina sorar:
- Ya bacim, sen burada gunde en az 50 kisiye veriyon, hic mi hamile kalmiyorsun ? Nasil bir korunma bu ?
- Vallahi ne yalan soyliyim, cok dikkat ediyoruz ama arada bazi kazalar oluyor.
- Peki cocuklarinizi ne yapiyorsunuz ? Onlara bi egitim, barinma, saglik, ivir zivir gibi seyler nasil sagliyorsunuz ?
- Yok yaw, nerde o imkan, biz cocuklarimizi dogurduktan sonra gider bi cami avlusuna birakiriz.
- Nasil ya ? Olur mu oyle sey ?
- E bakamayiz ki..
- Peki o cocuklara sonra neler oluyor hic dusundunuz mu ?
- Sonra neler oldugunu biliyoruz.
- Ne oluyor ?
- Valla yetenekli olanlari fenerbahce'de futbolcu, zengin olanlari fenerbahcede yonetici, bi bok olamayanda fener taraftari oluyor.